TGDF Akademi, 2021 Ekonomik Görünümü’nü TEB Baş Ekonomisti Aklar ile konuştu

TGDF Akademi, 2021 Ekonomik Görünümü’nü TEB Baş Ekonomisti Aklar ile konuştu

Türk Ekonomi Bankası (TEB) Baş Ekonomisti Hakan Aklar, TGDF Akademi’nin 27 Ocak 2021 tarihinde düzenlediği Ekonomi Gündemi – 2021 Görünümü başlıklı Webinar’da mevcut ekonomik koşulları ve önümüzdeki dönemde beklenen gelişmeleri katılımcılarla paylaştı.

Moderatörlüğünü TGDF Başkan Vekili Rint Akyüz’ün yaptığı Webinar’da Hakan Aklar enflasyon, büyüme, kur, dış dünya gibi konuları ele alan bir sunum yaptı.

“Enflasyon tarafında işimiz zor”

“Enflasyon tarafında işimiz zor görünüyor” diyerek sözlerine başlayan Aklar, “2020 enflasyonu %14,6 olarak açıklandı. Bazı alternatif kurumlar ise bunun daha fazla olduğunu belirtiyor. Biz TÜİK’in açıkladığı verileri kabul ederek analizlerimizi yapıyoruz.

Enflasyonla mücadelenin zorluğu birçok faktörden geliyor. İlk sebep, üretici fiyatlarının %25 gibi oldukça yüksek bir seviyede olması. Bu, maliyette bir baskının söz konusu olduğunu ve önümüzdeki aylarda bunun etkisini hissedeceğimizi gösteriyor.  

Gıda enflasyonu çok dalgalı ve tahmini zor bir konu. 2004’ten bugüne %10,8 gibi bir ortalaması var. 2018 ve 2019’da ortalamanın çok üzerine çıktık. Şu anda da %20,6’da. Sepetteki ağırlığı nedeniyle enflasyona yansıyor. Dünya genelinde kuraklık ve gıda endekslerinin artması da baskı getirecek.

Emtia fiyatlarında da artış var. COVID sonrasında ekonomilerin toparlanması, küresel emtia fiyatlarına artış olarak yansıyacak. İthal ettiğimiz fiyatlar da artacak” diye konuştu.

“Sorunlu kredilerin oranı yüksek”

Bankalardaki kredi ve mevduatların durumunu değerlendiren Aklar, “Kredi mevduat oranlarını karşılaştırdığımızda, mevduatın TL kredilere yetmediği görülüyor. TL Kredi/Mevduat oranı yükseliyor, şu anda %140-150 civarında.

Takipteki krediler BDDK tarafından %4 gibi açıklandı. Takibe dönüşmemiş, yakın izlemedeki krediler de ilave edildiğinde, sorunlu kredilerin toplam kredilere oranının %13 – 14 civarında olduğunu görüyoruz. Bu yüksek bir oran. Merkez Bankası’nın faizi biraz yukarda tutma yaklaşımını bu nedenle mantıklı buluyorum.

Takipteki kredilerin yüksek olması gibi bir sorun varken, gelecek çok büyük bir faiz artışı ekonomiyi çok hızlı yavaşlatabilir, burada ciddi sorunlar yaşanabilir. Ancak bunun negatif tarafı da bir süre daha enflasyonla yaşayacak olmamız. Çünkü enflasyonun düşmesi için, enflasyon odaklı yeterince sıkılaşma gerekiyor. Ancak her 2 taraf da düşünülerek hareket ediliyor” dedi.

Döviz kurları 2021’de nasıl seyredecek?

İş dünyasının yakından takip ettiği kur konusundaki beklentilere değinen Aklar, “Kuru tahmin etmek çok zor. Ülkemiz yıl içerisinde birçok şok yaşıyor, bu nedenle volatilite çok yüksek. Bu nedenle tahmin de zorlaşıyor.

2020’nin başında tahminde bulunsak, yıl sonunda 6,40 – 6,50 olmasını beklerdik. Ancak bunun üst bandı var, bu da 8,20 – 8,30’u gösterirdi. 2020 çok istisnai bir yıldı, kur tamamen üst bantta hareket etti. 2021 için bir tahmin yaptığımızda, normal koşulları baz alan bir grafik 7,90 seviyesini gösteriyor. Farklı senaryolara baktığımızda çok ciddi bir şokta, daha yukarılara gidebilir” diye konuştu.

TGDF paydaşlarının yoğun ilgi gösterdiği Webinar’ın 2. bölümü soru – cevap şeklinde devam ederek tamamlandı.